AK Parti 22 yıldır iktidarda olan, 23 yıllık bir siyasi parti.
Bazıları onun bu süre içerisinde 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde sadece bir kerecik ikinci parti olduğunu sanıyor. O yüzden de sadece o seçimi ve sonucunu “değişim gereği” için referans alıyor.
Oysa AKP 2015 yılından bu yana düzenli olarak kaybediyor.
7 Haziran 2015 Haziran’ındaki seçimlerden birinci çıktı ama ilk defa tek başına iktidar olma yeterliliğini kaybetti. Seçmenin önüne 1 Kasım 2015’te tekrar sandık konulması bu yüzdendi. O 5 ay içinde Türkiye tarihindeki en sıcak yazlardan biri yaşandı da “düzeltme” hareketi öyle ortaya çıktı.
16 Nisan 2017’deki referandumda “Türk tipi başkanlık sistemi” az bir farkla onay aldı.
O gün bu gündür ittifaksız seçim kazanmak neredeyse bir hayal. Yüzde bir oyu bile olmayan partiler, muhalefet kadar iktidar partisi için de bir ihtiyaç.
Geleceği erken gördüğü için 2019 yerel seçimlerine bir buçuk yıl varken, Ankara, İstanbul gibi büyükşehirlerin başkanlarını istifa ettirip, yerlerine yenilerini atayarak ön almaya çalıştı.
AK Parti, 2023 cumhurbaşkanlığı seçiminde muhalefetin onca hatasına rağmen Erdoğan’ın, ikinci turda seçilebildiğini aklından çıkarabilmiş olsa, şimdiden bir sonraki seçim için ikinci tur pratiği yapmaz.
Sanıldı ki bazı şeyler değişecek…
Erdoğan, yeniden cumhurbaşkanı seçildiği 28 Mayıs 2023 seçimlerinden kısa süre sonra parti yönetimine yerel seçim çalışmalarına başlamaları talimatı verdi, ardından da olağanüstü kongre kararı aldı. Bu bir işaret sayıldı.
Ekim 2023'te 4. Olağanüstü Kongre yapıldı.
Erdoğan 75 üyeli Merkez Karar ve Yönetim Kurulu’nun (MKYK) üçte ikisini değiştirdi. Bundan sonra buna geniş kurul diyelim. Ancak bir de asıl takım ya da “A takımı" denilen ve geniş kurulun içinden seçilenlerden oluşan Merkez Yürütme Kurulu (MYK) var. İşte Erdoğan orada değişime gitmedi denilse yeridir. 18 üyeli A Takımından sadece 4 ismi değiştirmekle yetindi. O vakitler denildi ki önce var bir yerel seçim. O bir atlatılsın hele. Sonrası Allah Kerim.
Sonra olanlar 31 Mart 2024 yerel seçiminde oldu, parti ikinciliğin tadına baktı.
Partide eteklerde biriken taşların neredeyse kaya büyüklüğünde olduğu görüldü.
Erdoğan da bu kez gerçekten samimi bir özeleştiri sürecine girdiğine dönük mesajlar verdi.
Önce hızlı hareket etmesi beklendi, bazılarınca dilendi.
Sonra zamana yayacağı, sindire sindire, kırıp dökmeden yapmaya odaklanacağı anlaşıldı.
Pek çok konuşmasında kapsamlı değişimden bahsetti, öyle ki olağan kongre süreci “büyük değişim” sloganıyla başladı.
Kongre sürecinde 18 ile yeni başkan ataması yapıldı. Dikkat buyurunuz atama. Öyle yarışmalı bir seçim falan değil.
Ama 2023 seçimlerinden bugüne, iki yıllık süreçte olanlarla birlikte 81 ilin 11'i dışında tamamında il başkanları değiştirilmiş oldu. İlçe başkanlıklarında yüzde 65, il başkanlıklarında yüzde 75 oranında değişim ile AK Parti’nin tarihindeki en önemli yenilenmelerinden birini yaşadığı duyuruldu.
Partililerden gençlik, kadın ve ana kademede 1 milyonun üzerinde 'yönetim kurullarımızda görev almak istiyoruz' başvurusu alındığı açıklandı.
5 milyonun üzerinde kişinin kongrelere katıldığı ilan edildi.
Kongreden kısa süre önce Teşkilat Başkanlığı koltuğunda oturan Erkan Kandemir “Partimizde görev yapmak isteyen bütün vatandaşlarımızı mutlaka bu sürecin içeresinde tutacağız” dedi.
Şaibe yok çünkü ikinci aday yok
Erdoğan yıllar önce AK Parti’nin kuruluşunu, lider oligarşisinin de çöktüğü gün olarak ilan etmişti.
23 yıldır partisinin ve iktidarın tek hâkimi.
23 Şubat’ta Ankara Arena’da yapılan kongrede de karşısına tabii ki yine rakip çıkmadı. 1607 delegenin 1547'si oy kullandı. Erdoğan oy kullanan tüm delegelerin oyu ile yeniden Genel Başkan seçildi.
Ana sloganı "Adında AK, ışığında istikbal" olarak belirlenen kongrenin "yeni şahlanış günü" olacağı iddia edildi.
Bir gün öncesinden partiye yeni transferler duyulduğundan, listeye kimlerin gireceği büyük ölçüde belli olduğundan ve Erdoğan’ın kararına kimse itiraz etmeyeceğinden sakince yaşandı ve bitti.
MYKY değişti mi? Değişti.
75 kişilik MKYK'da 39 üye değişti. 36 isim yerini korudu. Böylece değişim oranı 51 oldu. “Yarısını değiştirdik daha ne olacaktı” denilebilir yani. Kadın ağırlığı azaldı. 17'den 12'ye düştü.
Milletvekili sayısı artırıldı. 13’ten 29'a çıkarıldı. Erdoğan’ın bunu Meclis grubu ile parti yönetimi arasındaki bağı güçlendirmek için yaptığı belirtiliyor.
Son birkaç kongrede olduğu gibi A takımı denilen MYK üyeleri aynıyla MKYK listesine yazıldı.
Tek istisna İdari ve Mali İşler Başkanı Vedat Demiröz oldu. Demiröz’ün Örtülü Ödenek’in başına getirileceği konuşuluyor. Kendisi aynı zamanda Erdoğan’ın yıllardır şahsi mali müşaviri.
AK Parti'nin kuruluşundan bu yana tüm MKYK'larda görev alan tek isim olan Hayati Yazıcı kendi rekorunu bir daha yeniledi. “Bu kez kesin dışarıda kalacak” diye bahse girenlere kaybettirdi.
Babalar ve çocuklarının partisi
Yeni MKYK da eski TBMM Başkanı Bülent Arınç'ın oğlu Ahmet Mücahit Arınç üst üste üçüncü kez yer aldı. İstanbul eski Milletvekili Hüseyin Besli'nin oğlu Ömer Faruk Besli ile ünlü sanatçı Mahmut Tuncer'in oğlu Umut Tuncer de yerlerini korudu.
Erdoğan, 25 yıl Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı yapan Melih Gökçek'in oğlu Osman Gökçek ile son yerel seçimde Muğla Büyükşehir Belediye Başkan adayı yaptığı eski Milletvekili Aydın Ayaydın'ın kızı Derya Ayaydın'ı yeni MKYK’ya dahil etti.
Almanya’da futbol oynarken Erdoğan ile fotoğraf çektirdiği için eleştirilen ve o dönem “Ben politikacı değil, futbolcuyum. Erdoğan ile görüşmemiz asla bir siyasi propaganda değil. Nitekim kendisiyle görüştüğümüz konu her zamanki gibi futboldu. Zira o da eski bir futbolcu" diyen Mesut Özil artık siyasetçi oldu.
İYİ Parti’den gelen ve partiye katıldığı gün MKYK’ya giren eski futbolcu Ünal Karaman ile birlikte Erdoğan ile bol bol futbol sohbeti yapabilecekler. Ne demişler futbol sadece futbol değildir.
Yeri gelmişken, Karaman ile ayı gün aylar önce İYİ Parti’den istifa eden İstanbul Milletvekili Salim Ensarioğlu ve sadece bir gün önce Gelecek Partisi'nden istifa eden Serap Yazıcı Özbudun da AK Parti'ye katıldı. AK Parti’nin milletvekili sayısı böylece kongre gününde 272’ye ulaştı.
Turbun büyüğü Yazıcı Özbudun oldu
Karaman ve Ensarioğlu’na kimse şaşırmadı ama Yazıcı Özbudan tam anlamıyla sürprizdi. Çünkü adı bugüne kadar değil AK Parti’ye geçecekler arasında, partisinden ayrılacaklar arasında bile geçmemişti. Üstelik en kondurulamayacak isimlerden biriydi. O nedenle ona tepki başta eski partisi olmak üzere muhalefet cenahından deyim yerindeyse adeta ‘kusularak’ gösterildi.
Yazıcı Özbudun, Erdoğan iktidarı döneminde hukuk, adalet, yargı başlıklarında en sert eleştirileri yönelten isimlerden biriydi. CHP listelerinden seçilerek parlamentoya giren anayasa uzmanı akademisyen aynı zamanda Altılı Masa’da Gelecek Partisi adına parlamenter sisteme geçiş çalışmasını yürüttü.
2007 yılında AK Parti için yeni bir anayasa taslağı hazırlayan ekip içerisinde Prof. Dr. Ergun Özbudun ile birlikte yer almıştı. Ancak çalışmaları rafa kaldırılmıştı. O anlamda AK Parti’nin bildiği bir isimdi. Ama geride kalan yıllarda, Erdoğan'ın üçüncü kez seçime girmesinin anayasaya aykırılığını gündeme getirmiş, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne ilişkin olarak, "Türkiye'yi felâkete sürüklediğini" öne sürmüştü. Feshedilen İstanbul Sözleşmesi için, "Cumhurbaşkanının sözleşmeden geri çekilmesi anayasaya aykırı" demişti.
Arkadan gelip öne geçenler
Kongredeki üç yeni katılımdan daha ilginci AK Parti’ye sonradan gelenlerin öncekilerden daha şanslı olması.
14 Mayıs seçimlerinde muhalefet partilerinden Meclis'e girip sonrasında AK Parti saflarına katılan vekil sayısı bugün itibariyle 9'a ulaştı.
Bunlardan 7'si de AK Parti'nin yeni kadro dizaynında kendine yer buldu
AK Parti'nin yeni MKYK'sında İYİ Parti'den transfer olan Dursun Ataş, İdris Nebi Hatipoğlu, Kürşad Zorlu ve Seyithan İzsiz ile Gelecek Partisi'nden istifa ederek AK Parti'ye katılan Nedim Yamalı da yer aldı.
2024 yılında genel sekreterlik görevini yürüttüğü Yeniden Refah Partisi'nden istifa ederek AK Parti'ye katılan Suat Pamukçu da Parti İçi Demokrasi Hakem Kurulu üyeliğine seçildi.
‘Bazılarının’ yakalarına rozetleri takılmadan önce koltuklarının hazırlandığı da böylece ortaya çıktı. Hatta kimileri için yeni koltuklar yaratıldı.
Böylece AKP kongre gününde muhalefetin canını bir kez daha acıttığı gibi, o taraftan daha fazla yüzün kendisine dönmesini sağladı. “Bakın bana gelen kendini değerli hisseder” dedi.
Merkez sağdan isimleri bünyesine katarak merkez iddiasını güçlendirdi. İçerde canı sıkılan sayısı az değil gibi. Arkadan gelip öne geçmeleri bir yana, bu kadar çok olmaları ayrıca düşündürücü çünkü.
Kaybedenlere de koltuk var
MKYK listesinde yerel seçimlerde sorumlu oldukları ilçeleri kaybetmelerine rağmen iki isme daha yer açıldı. Eski Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız ve eski Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen de MKYK üyesi oldu.
Liste dışı kalanlar
AK Parti'de son dönem partiye yönelik eleştirileriyle dikkat çeken Orhan Miroğlu liste dışı kaldı.
Miroğlu, AK Parti'nin 23'üncü yıl dönümü kutlama mesajında, partisine eleştiriler getirmiş, "AK Parti'nin 'tuhaf zamanlarından' geçiyoruz, bu kuruluş paradigmasından uzaklaştığımız tuhaf zamanlar" ifadesini kullanmıştı. Miroğlu bir süredir Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Başdanışmanlarından Mehmet Uçum ile de sosyal medya üzerinden tartışmalarıyla gündemdeydi.
Eski Ulaştırma Bakanı Ahmet Arslan, eski Kadın Kolları Başkanı Lütfiye Selva Çam, Diyanet TV programcısı Nurhayati İnanç, eski hakem Kuddusi Müftüoğlu, emekli General Remzi Albasan gibi isimler de MKYK dışında kaldı. Ama bu demek değil ki onlara başka koltuklar bulunmayacak. Sabırla sırasını bekleyen her AK Partili yine yeniden tercih listesine girer.
Bazı ellerdeki bayraklar sabit
‘MKYK çok kalabalık ve sembolik, asıl MYK’ya bakmalı’ diyerek esaslı bir değişim arayanlar için de orada kısmen hayal kırıklığı mevcut.
Erdoğan bir kez daha genel başkan seçildikten sonraki konuşmasında alışılageldiği gibi "Şahsımı bir kez daha genel başkanlığa layık gördüğünüz için her birinize kalpten teşekkür ediyorum. Millete hizmet mücadelesi bir bayrak yarışıdır.” dedi. Ama belli ki o bayrak bazı ellerden bir diğeri bir türlü geçemiyor.
AK Parti’deki başkanlık sayısı tüzükte yapılan değişiklik çerçevesinde 3 yeni başkanlığın kurulmasıyla 18’den 21’e yükseldi.
Türk Dünyası ile İlişkiler, Sağlık Politikaları ve Kültür ve Sanat Politikaları Başkanlıkları oluşturuldu. Çevre ve Kültür Başkanlığı'nın adı Çevre ve Şehircilik Politikaları Başkanlığı olarak değiştirildi.
Sadece birkaç hafta önce AK Parti’ye katılan bir başka eski İYİ Partili olan Kürşad Zorlu yeni kurulan Türk Dünyası ile İlişkiler Başkanlığını adeta havada kaptı.
12 isim yerini korudu
Genel Başkan Vekilleri Efkan Ala ve Mustafa Elitaş, Sözcü Ömer Çelik, Siyasi ve Hukuk İşleri Başkanı Hayati Yazıcı, Seçim İşleri Başkanı Ali İhsan Yavuz, Dış İlişkiler Başkanı Zafer Sırakaya, Sosyal Politikalar Başkanı Fatma Betül Sayan Kaya, Ekonomi Başkanı Nihat Zeybekçi, Sivil Toplum Başkanı Belgin Uygur, İnsan Hakları Başkanı Hasan Basri Yalçın, ARGE Başkanı Mustafa Şen, Bilgi Teknolojileri Başkanı Ömer İleri’nin yer aldığı 12 isim yerini korudu.
Bunlar içinde özellikle Hayati Yazıcı ve Fatma Betül Sayan Kaya için dokunulmazlıklarını korudular da denilebilir. Seçim başarısızlıklarına karşın topun ağzındaki birkaç isimden biri olarak değerlendirilen Seçim İşleri Başkanı Ali İhsan Yavuz’a da dokunulmaması dikkat çekti.
Ancak hedefteki diğer isimler olan Teşkilat Başkanı Erkan Kandemir yerine Ahmet Büyükgümüş, Medya ve Tanıtım Başkanı Hamza Dağ yerine en son İYİ Parti’nin kampanyalarını yapan, AKP’nin de eski kampanyacısı olan Faruk Acar, Yerel Yönetimler Başkanlığı’na ise Yusuf Ziya Yılmaz yerine Mustafa Demir getirildi. 2017 yılından bu yana Genel Sekreterlik görevinde bulunan Fatih Şahin de yerini kendisi gibi gençlik kollarından gelen Eyüp Kadir İnan’a bıraktı. Bu isimlerden bazıları kabine değişikliğinde değerlendirilebilir.
Yeni kurulan 3 başkanlığa getirilenlerle birlikte MYK’da yer alan yeni isim sayısı 12 oldu.
Kongre sonucu en iyi özetleyenlerden biri eski AK Parti milletvekili ve MKYK üyesi Şamil Tayyar oldu:
“Özellikle yerel seçimlerde İstanbul/Ankara gibi büyükşehirleri kaybedince, yüzde 50 civarındaki oy oranı 30’lara gerileyince, kamuoyu ve parti tabanında çok güçlü ‘değişim’ rüzgarı esmişti. Bu bağlamda, kamuoyundaki talepleri dile getirdik, gözlem, öneri ve kanaatlerimizi ısrarla paylaştık. Cumhurbaşkanımız da kendine ulaşan kimi sıkıntıları kongre konuşmalarında ifade ederken, olup bitenlerden haberdar olduğu mesajı vermişti. Nihayetinde bu beklentilerin cevap bulacağı kongre süreci, bugün itibarıyla tamamlandı, yeni kadrolar oluşturuldu, AK Parti’yi seçime götürecek MKYK ve MYK şekillendirildi. Karar verildi, değişiklik hükme bağlandı. Velhasıl, bu saatten sonra ‘değişim’ mevzu kapanmıştır. Riski üstlenen kararı verir, riski üstlenen de Cumhurbaşkanımızdır. Hayırlı, uğurlu olsun.”