Erzincan’ın İliç ilçesinde faaliyet gösteren Anagold’a ait altın madeni, Türkiye’de altın cevherinin siyanürle yıkanıp ayrıştırıldığı (liç, leach) tesislerden yalnızca biri.
Bazı altın firmalarının sponsorluğuyla hazırlanan toksikoloji raporları, siyanürün düzenlemelere uygun kullanıldığında çevre ve insan sağlığı riski taşımayacağını söylese de, işin aslı öyle değil.
Türk Tabipleri Birliği, siyanürlü liçlemenin tamamen yasaklanmasından yana.
Siyanür altın cevherinin ayrıştırılması için iki farklı metotla kullanılıyor: Yığın liç ve tank liçi. Yığın liçi, olabilecek en vahşi altın ayrıştırma metodu. Birçok ülkede yasak. Çünkü cevher, açık alanda işleniyor. Tıpkı İliç’teki gibi.
Türkiye’deki altın madenlerinin çoğu son 20 yılda açıldı. Madenlerden sorunsuz ve itirazsız ÇED olumlu kararı alabilen yok. Meslek örgütleri, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın onayladığı ÇED raporlarının bilimsel olmadığını söylüyor. Kaldı ki ÇED raporlarında vaat edilen regülasyonlar bile işletilmiyor.
Arka arkaya kaza ve sızıntı haberleri geliyor. Vatandaşların çaresiz kalıp koştukları yargının bağımsızlığı tartışmalı. Madenlerle ilgili ne bölge halkı, ne bilim insanları, ne de meslek örgütlerinin görüşleri dikkate alınıyor.
Çoğu yabancı ortaklı firmalar, bol keseden dağıttıkları bağışlar ve sponsorluklar sayesinde istedikleri gibi at oynatabiliyor.
İşte Türkiye’de işçilerin ve halkın canı hiçe sayılarak siyanürle altın ayrıştırılan diğer madenler. Yenileri de yolda.
Bilecik, Söğüt
En yenileri. Açılışını 2023 yılında Recep Tayyip Erdoğan yaptı. Madende her yıl 292 ton siyanür kullanılacak. 17 bin ağacın kesildiği maden, 681 futbol sahası büyüklüğünde ve deprem bölgesinde.
Kullanılan metot: Tank liçi
Şirket: Gübretaş