Yapısal reformlar… Kimi iktisatçılar eksikliklerini Türkiye’deki ekonomik kriz dinamiklerinin temel yapıtaşı olarak teşhis ediyor. Onlara göre başta hukuk devletinin işlerlik kazanması ve yolsuzluğun engellenmesi gibi yapısal reformlar yapılmadan Türkiye düze çıkamayacak, dengeli ve adil büyümesi mümkün olmayacak.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de yapısal reformlar lafını ağzından düşürmüyor. Fakat o yapısal reform derken daha çok dijital dönüşüm, yeşil dönüşüm, kamu maliyesinde reform gibi kavramları daha çok kullanıyor.
Peki o zaman nedir bu yapısal reformlar? Yapısal reformlar kavramı tam olarak neyi kastediyor? Hangi alanlarda nasıl bir dönüşümü öngörüyor?
Nedir bu yapısal reformlar?
Herkesin sıklıkla kullandığı ama herkesin aklındakinin başka olduğunun anlaşıldığı yapısal reform kavramını Avrupa Merkez Bankası, “bir ekonominin yapısını değiştiren, işletmelerin ve bireylerin faaliyet gösterdiği kurumsal ve düzenleyici çerçeveyi şekillendiren politikalar” olarak tanımlıyor.
Avrupa Merkez Bankası’na göre yapısal reformlar, “ekonominin dengeli bir şekilde büyüme potansiyelini gerçekleştirebilmesini” sağlıyor.
The Economist’te çıkan Yapısal reformlar nedir ve neden önemlidir makalesi ise yapısal reformlara örnek olarak, yolsuzlukların önlemesini veriyor:
“Ukrayna dünyanın en yolsuz ülkelerinden biri. 2014 yılında çıkan bir kanun, kamu ihalelerinde siyasileri ve bürokratları daha şeffaf olmaya zorlayarak siyasilerle sermayedarlar arasındaki çıkar ilişkisini minimize etmeye çalıştı. Böylece siyasilerin ve bürokratların uçuk kamu ihalelerini kendilerinin çıkar sağlayacağı şirketlere vermesini zorlaştırdı."