Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Eylül ayının başlarında, dünyanın en büyük adalet sarayının Ankara'da inşa edildiğini söyledi.
Ancak Türkiye adaletle ilgili listelere farklı açılardan da dahil oluyor.
Mesela Dünya Adalet Projesi her sene Hukukun Üstünlüğü Endeksi’ni açıklıyor. 2023 verilerinde, Türkiye 142 ülke arasında 117. sırada.
Biz de Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Adem Sözüer ile büyüyen adliye binalarını ve küçülen adalet duygumuzu konuştuk.
Dünyanın en büyük adalet sarayı Ankara'da inşa ediliyormuş. Acaba o binalar büyürken bizim adalet duygumuz, adalete olan inancımız, güvenimiz ne durumda?
Adalette şekil önemlidir. Sadece bina bakımından değil, mesela avukatlar, savcılar, hakimler cüppe giyer. İngiltere’de mahkemede peruklar takılır, dikkat çekici, özel kıyafetler giyilir. Bunların bir anlamı var. “Bu cüppenin altında kim olursa olsun adalet dağıtacaktır, onun kişisel düşünceleri hiçbir zaman için o davada etkili olmayacaktır.” demektir. Tıpkı bu kıyafetler gibi binaların da önemi var.
Adalet binalarının diğer adıyla adalet saraylarının da büyük, güzel ve ferah olması önemlidir. Binanın “Evet, burada adalet dağıtılıyor.” duygusunu vermesi gerekir. Bu binalara geldiklerinde yurttaşların adalete erişeceklerine inançları olmalıdır. Dünyanın birçok yerinde adalet binalarının eski saraylardan oluşturulduğunu görürüz Avusturya'da, Almanya'da... Bu da, o devletlerin adalete verdiği önemin de bir işaretidir esasında.
