“Vajinal doğum mu, sezaryen mi?”
Normal şartlarda bu sorunun muhatabı olacak iki kişi var: Anne ve doktoru. Binlerce taraftarın, milyonlarca izleyicinin ve kamuoyunun gözü önünde, futbol sahasına çıkan 11 sporcunun elindeki bir pankartta karara bağlanabilecek bir mevzu değil.
Sağlık Bakanlığı tarafından hazırlanan ve Sivasspor-Fenerbahçe maçında açılan “Doğal olan normal doğum” pankartı da tam da bu sebepten birçok tartışmanın merkezine oturdu. Kişisel ve tıbbi bir kararı ülkece tartıştığımız bir mesele haline getirdi. Birçok kişiye göre konunun sahnesi futbol sahası değil ve erkeklerin bu konuda söz hakkı yok.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Kadının kaç çocuğunun olacağı, doğuracaksa nasıl doğuracağı, nasıl büyüteceği, nasıl giyineceği, ne yiyeceği, ne içeceği, ne kadar güleceği kadının bileceği iştir.” dedi.
TİP Milletvekili Sera Kadıgil de pankartın asıl hedef kitlesinin kadınlar değil, erkekler olduğunu savundu: "Bu mesaj, kadına değil; kadının bedeni üzerinde hak sahibi olmayı arzulayan erkeklere yöneliktir."
Kadın Koalisyonu kampanyayı, “Ayağının topuyla kadınların işine karışma! Sana mı soracağız!” diyerek protesto etti.
Sosyal medyada ise kinaye yolu ile yapılan "Siz normal doğurun o zaman" tepkisi en çok paylaşılan yorumlardan biriydi.
Öte yandan Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu konu hakkında sorulan sorulara, "Normaldir. Futbol maçına sadece erkekler mi geliyor arkadaşlar?" diyerek yanıt verdi.
Konu her açıdan tartışılsa da aslında üstüne pek düşünmediğimiz soruları da akıllara getirdi. Bu pankartlara kim karar veriyor? Doğumun şekli kimi ilgilendiriyor?
Doğumu konuşmanın yeri yeşil saha mı?
Her doğum eşsizdir, kadının bedeni hakkındaki tasarruf da kadına aittir. Bu nedenle doğumun nasıl olacağında karar, doktorun da rehberliğinde yalnız ve yalnızca anneye aittir.
Kadınların gündemi olması gereken bir konunun, erkek egemen futbol sahalarına taşınması, ataerkil toplum yapısının bir sonucu olarak kadın bedeninin toplumsal bir tartışma nesnesi haline gelmesiyle de ilintili. Ayrıca bu sadece Türkiye’ye özgü değil.
Birleşmiş Milletler Cinsel Sağlık ve Üreme Sağlığı Ajansı'nın (UNFPA) 2021 tarihli Dünya Nüfus Raporu’na göre, gelişmekte olan 57 ülkede kadınların yaklaşık %50’si cinsel ilişki, doğum kontrol yöntemi veya sağlık hizmetleri konusunda kendi kararlarını veremiyor. Bunun yanı sıra hâlâ birçok ülkede kadınlar bütüncül annelik bakım hizmetlerine, gebelik önleyici yöntemlere tam ve eşit biçimde erişemiyor.