12 Temmuz Cuma günü tıp öğrencisi Özge Ceren Deniz ve onu kurtarmaya gelen İnanç Öktemay’ın ölümü ile bir kez daha sarsıldık.
İzmir’in ortasında bir sokağın yağmur mazgalına sıkışan kablo iki cana kast etmiş gibi görünüyor.
İklim değişikliği ile beraber aşırı meteorolojik olayların sıklığında ve şiddetinde ciddi bir artış yaşanıyor. Elbette İzmir’deki bu ölümleri iklim değişikliğine bağlamamız mümkün değil. Ama kesin olan bir şey var ise o da elektrik özelleştirmeleri ile can kayıplarının sıklığının ve şiddetinin artması.
Elektrik Mühendisleri Odası İzmir şubesi yaptığı ön incelemede “olayın gerçekleştiği sokakta trafo merkezlerinden dağıtım panosuna giden kablolarda izolasyon hatası olduğunu” tespit etti.
Mahkemenin atadığı ön bilirkişi çalışmasında benzer bir durum ifade edildi, çok sayıda İZSU ve Gediz EDAŞ yöneticisi savcılık talebi ile gözaltına alındı.
Dağıtım şirketlerinin kötü sicili
Aralık 2021’de Silvan’da 2 yaşındaki Yunus Emre ve ardından Şırnak’ta 4 yaşındaki Ali Zorlu yaşamını kaybetmişti.
İki çocuk da makine destekli nefes alabiliyordu ve elektriğe ihtiyaçları vardı.
Aileleri çocukların ölümünden Dicle Elektrik Dağıtım şirketi DEDAŞ’ın yaptığı kesintileri sorumlu tuttu.
Birinde borçları olmamasına rağmen kesinti nedeniyle, diğerinde ise evin sayacını söküp evin dışında bir direğe taşıma gibi bir nedenle yapılan kesinti can kaybına yol açmıştı.
DEDAŞ ise iki çocuğun ölümünde de şirketin ihmali ya da sorumluluğu olmadığını iddia etmişti.