Yunus Emre Göçer için adalet mümkün mü?
Bir kaza, bir tutanak, bir şımarık oğul ve epey tanıdık bir hikâye.
Bir kaza, bir tutanak, bir şımarık oğul ve epey tanıdık bir hikâye.
Düzenleme, eğer iyi kurgulanmazsa, kadını ev içi emekten özgürleştirmediği gibi, sosyal bağlarını da zayıflatabilir.
Türkiye’de ölü beden, yakınlarına ait kabul ediliyor. Birinci derece yakınlar, vasiyetnameyi reddedebiliyor.
Yeni iletişim teknolojilerine direnmeden, karşıdakini dengin görerek, anlaşılmayı önemseyerek safları sıklaştırmak antientelektüel dalgaya karşı bir yol olabilir mi?
Sosyal medyada “dünyanın en yüce gönüllü” insanları diye takdim edilen Ankara taksicileri, aslında işlerini yapıyorlar.
“Çok güldük, ağlayacağız herhalde” diyeceğimiz trajik günler yakın mı? Menkul kıymetler piyasalarında neler oluyor? Balon var mı? Varsa ne zaman patlar?