Beyaz peynirin kilosuna ne kadar ödemeliyim? Ya da şu kışlık mantoya? Bir otomobil kaç buzdolabı etmeli?
Neyin ucuz, neyin pahalı olduğunu tartma kabiliyetinizin azaldığını hissediyor olabilirsiniz.
Çünkü fiyatlar çok sık değişiyor. Bir sonraki artıştan kaçmak için peşin peşin alıyor, depoluyorsunuz da.
Peki bu gerçekten akılcı bir davranış mı?
Talep de enflasyonu besliyor
Hiçbir yatırım aracının getirisi enflasyon etkisini aşamadığından, insanlar harcamalarını önceliklendiriyor. Gerekirse kredi çekerek…
Ancak ekonomistler, enflasyon nedeniyle durmadan yükselen fiyatlarla baş eden tüketiciyi uyarıyor: Normal fiyat algınızın bozulması, kötüye kullanılabilir.
Üstelik şişmiş fiyatlar, artan kar marjları ve yoğun talep, enflasyonu besliyor da…
Ekonomist Cevdet Akçay, bunu fiyat kaosu diye adlandırıyor.
“Mesela araba yatırım aracı oldu. Araba aldığınızın ertesi günü değer kaybetmesi gereken bir şey. Yani galeriden aldınız, garajınıza girdi, ertesi gün aynı fiyata satamıyor olmanız lazım. Türkiye’de insanlar mevduat yerine araba almaya başladılar. Normal bir ortam değil bu. Göreli fiyatların kaos halinde olduğu bir ortam. Beklentiyi silmeden, algıyı düzeltmeden bunu yapmamız mümkün değil. Ekonomi dediğiniz şey aslında kontrol ettiğiniz fiyatlar değil, algıyı beklentiye yönelterek doğru yere sürüklediğiniz fiyatlardır. Bugün Türkiye'de doğru fiyatlar yok. Kontrol edilen kur, baskılanan faiz ve oluşmuş bir dolu abuk sabuk fiyat var.”
Cevdet Akçay, Ekonomist, Dünya Gazetesi söyleşisi
Pahalanacak diye satın alıyoruz
Peki ne yapabiliriz?
Öncelikle yakın gelecekte kesin olarak ihtiyaç duyacağınızdan emin olmadığınız ürünleri, sonra pahalanacak diye almaktan vazgeçin.
Örneğin bir mantoya ihtiyacınız var diyelim. Geçen sene benzer bir manto ne kadardı?
Artışı not edin. Sonrasında da kendinize ölçüt niteliğinde bazı ürünler belirleyin.
Artışları mukayese edin
Örneğin M2 çipli bir Mac Book Air’ın fiyatı geçen sonbaharda 13 bin 500 lira civarındaydı. Şu anda 26 bin lira. Artış oranı yüzde 92.
Belirlediğiniz ürünlerin fiyatları iki katına çıkmışken, mantonun fiyatı üç kattan fazla artmışsa uzak durun.
Bir diğer yol da, çevrimiçi alışveriş sitelerindeki farklı satıcıların belirlediği fiyatlara bakmak.
Bu satıcılardan bazıları güvenilmez olabilir. Ancak yine de fiyat farkları yüzde 100’ün üzerindeyse, o ürün grubunda bir fiyat kaosu yaşanıyor olabilir.
Maaşınızla kıyaslayın
Ürünlerin üzerindeki rakamlar yanıltıcı olabileceğinden, fiyatı maaşınızla orantılamak da bir yol.
Örneğin bir mantoya, belki de maaşınızın 10’da birinden fazlasını vermemelisiniz.
10 bin lira maaş alıyorsanız, manto için limitiniz 1000 TL olsun.
1000 liraya manto yoksa, eskisini tamir etmek bir yol olabilir.
Taksitle yahut krediyle alıp, maliyetin bir kısmını enflasyon kaybına yüklemek makul gözüküyor olabilir.
Ancak satıcılar fiyatları zaten bu olasılıkları hesap ederek koyuyor. Yani enflasyon farkını çoktan kasada ödemiş oluyorsunuz.