Bolu Kartalkaya Grand Kartal Otel’de alınmayan önlemler ve denetim ihmalleri nedeniyle 21 Ocak’ta çıkan yangın 78 kişiyi öldürdü. Hayatını kaybedenlerin neredeyse yarısı çocuktu.
Türkiye tarihinin neredeyse en çok can kaybının yaşandığı yangınlardan biri olan Kartalkaya faciasından beri, sorumlular sorumluluğu birbirlerine atıyor.
Yangında yakınlarını kaybedenlerse, örgütlenme arayışı içinde.
“Başka canımız yok”
Yakınlarını kaybeden aileler, hukuki sürece müdahil olmak ve ihmallerin aydınlatılmasını sağlamak için bir araya gelmeye başladı.
“Başka Canımız Yok Topluluğu” yangında yakınını kaybetmiş ailelerin bir araya gelerek kurduğu bir topluluk.
Adalet arayışlarında kamuoyu oluşturmak ve esas sorumluların bulunarak gereken cezayı almalarını sağlamak temel amaçları.
Topluluk, “güvende hissedebilmemiz için tüm önlemlerin alınmasını istiyoruz” diyor.
“Yaşananlar unutulmamalı ve unutturulmamalı”
Başka bir çağrı ise Kartalkaya’daki otel yangınında hayatını kaybeden Defne Arkadaş İnal’ın eşi, kızları Dila ve Ela İnal’ın babası Burak İnal’dan sosyal medya hesabı aracılığıyla geldi. Baba Burak İnal yaşananların unutulmaması ve unutturulmaması için hukuki süreç başlattığını duyurdu. Yangında hayatını kaybedenlerin, yaralananların yakınlarına da süreci beraber yürütme çağrısı yaptı.
Yaptığı çağrıyı Fayn’a anlatan İnal, çağrısının esas amacının sosyal yozlaşmayı, vurdumduymazlığı veya küçük çıkarlar için insanların sevdiklerinden ayrılmasına neden olan zihniyeti durdurmak olduğunun altını çizdi:
"İnsanlar sevdiklerinden ayrıldı, bir sürü insan harap oldu. Bu süreçte giden gidiyor. Ama artık bunların bir durması gerekiyor.”
İnal, bir araya gelme çabalarının bir amacının da can güvenliği için gerekli kurallara uyulmasını sağlamak olduğunu söyledi:
“Biz bunun için bir birliktelik oluşturup burada bir uyanma, bir silkinme için bir araya geliyoruz. Çünkü giden gidiyor.”
İnal kendisine ulaşanların bir kısmının daha önceki önlenebilir facialarda yakınlarını kaybedenler olduğunu anlattı:
“Kimse asgari standartlarda yaşamak, ucuz bir şekilde sevdiklerinden ayrılmak istemiyor. Kimse birbiri için üzülmek de istemiyor. Çok üzgün bir toplum olduğumuzu düşünüyorum.”
Kim, sorumluluktan nasıl kaçıyor?
21 Ocak 2025’te sabaha karşı saat 03:27 sularında Grand Kartal Otel'in dördüncü katındaki mutfak/restoran bölümünde yangın başlamıştı.
Otelde o sırada 238 kişi konaklıyordu. Yangın, oteldeki ahşap kaplamalar nedeniyle hızla üst katlara yayıldı. Yangının yayılması ile konaklayanların tahliyesi zorlaştı.
Gelen ihbar üzerine bölgeye kent merkezinden ve çevre illerden çok sayıda itfaiye, AFAD, UMKE ve sağlık ekibi ile helikopter yönlendirildi.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, ilk belirlemelere göre 6 kişinin yangın sonucu hayatını kaybettiğini, 31 kişinin ise yaralandığını duyurdu.
Hemen ardından yaptığı ikinci açıklamada ise can kaybının 10’a, yaralı sayısının ise 32’ye yükseldiğini bildirdi.
Yangının ardından bölgeye gelen Yerlikaya’ya Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Bolu Valisi Abdulaziz Aydın eşlik etti. Yerlikaya, can kaybının 66’ya yükseldiğini, yangının söndürüldüğünü ancak soğutma çalışmalarının devam ettiğini anlattı.
Yerlikaya’nın ardından Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy otelin 2021 ve 2024 yıllarında denetimlerinin yapıldığını ve yangın yeterlilik ruhsatları talep edildiğini söyledi.
Bugüne kadar itfaiye tarafından yangın yeterliliği ile ilgili olumsuz bir durumun bakanlığa iletilmediğini de sözlerine ekledi.
Yetki ve denetleme Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın
Ersoy’un açıklamasına Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’dan yanıt gecikmedi.
Özcan, en son raporun 2007 yılında istendiğini ve o zaman verildiğini belirtti, “O tarihten sonra belediyemizce verilmiş herhangi olumlu bir rapor yok." dedi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan da dört başmüfettişin yangın felaketi için görevlendirildiğini duyurdu. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ise altı Cumhuriyet savcısının olay için görevlendirildiğini, beş kişilik bilirkişi heyeti oluşturulduğunu söyledi.
Bölgeden açıklama yapan belediye başkanı, otelin denetleme yetkisinin Kültür ve Turizm Bakanlığına ait olduğunu, ruhsatlandırmanın bakanlık tarafından yapıldığını da sözlerine ekledi. Açıklama sırasında bir gazetecinin itfaiyeden oteli denetlemek için talepte bulunulup bulunulmadığı sorusuna Özcan rutin denetim yapma görevinin belediyeye ait olmadığını, bölgenin belediye sınırları içerisinde bulunmadığını söyledi:
“Burası turizm alanı. Burada münhasıran yetkili olan Turizm Bakanlığı.”
Öte yandan, CHP Genel Başkanı Özgür Özel de yangının çıktığı bölgede incelemelerde bulundu. Özel, yangının sorumlularının en ağır şekilde hesap vereceğini vurguladı. Bakan Ersoy’un eleştirilerine yanıt veren CHP Genel Başkanı Özel, 2007 yılında belediye yönetiminin Adalet ve Kalkınma Partisi’nde (AKP) bulunduğunun, o tarihten şimdiye kadar ise belediyenin kapısının çalınmadığının altını çizdi:
“Burayı denetlediğinde Bakanlık, yangınla ilgili bir talebi olmamış. Ama bakın biz bunları konuşmayı zül sayarız. Hiç ağzımızı açmadık ilk önce. Önce, önce cenazeler... Önce yas bitecek.”
Bir günlük yas ve yayın yasağı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da sosyal medya hesabından yangında hayatını kaybedenler için taziye mesajı yayımladı. Erdoğan, “İhmali ve kusuru olanlar hukuk önünde bunun hesabını vereceklerdir” ifadelerini kullanarak 22 Ocak gününün milli yas ilan edildiğini duyurdu.
Bolu 2. Sulh Ceza Hakimliği, meydana gelen yangınla ilgili soruşturma dosyası kapsamında haber, röportaj, eleştiri ve yayınların yapılmasına yasak getirdi. Yasak bir gün sonra kaldırıldı.
Soruşturma ve gözaltılar
Soruşturma kapsamında ilerleyen günlerde gözaltı sayısı 28’e yükseldi. 19 kişi tutuklandı.
Tutuklananlar arasında otel sahibi Halit Ergül, işletme müdürü ve aynı zamanda otel sahibinin damadı Emir Aras’ın yanı sıra otel müdürü Zeki Yılmaz, otelin muhasebe müdürü Kadir Özdemir, aşçı Faysal Yaver, elektrikçi Hüseyin Özer ve mutfak çalışanları Yusuf Karahanlı, Fidan Kurç ve Mehmet Gündüz bulunuyor.
Yangın felaketinin ardından ilk ifadeler
Soruşturma kapsamında gözaltına alınarak tutuklanan otelin elektrikçisi verdiği ifadede yangınla ilgili hiçbir sorumluluğu olmadığını savundu. Yangın esnasında otelde olmadığını ancak çalışma arkadaşlarının kendisini arayarak restoranda yangın çıktığını haber verdiğini söyledi.
Yangın sistemini dışarıdan bir taşeron firmanın kurduğunu belirten Özer, “Ben sadece elektrikçiyim, benim teknik müdürüm Tahsin P. elektrik alanında yetkilidir. Ben sadece verilen görevleri yerine getiririm. Olay ile ilgili olarak hiçbir suçum yoktur. Üzerime atılı olan suçlamaları kabul etmiyorum.” dedi.
Denetim yetkisi tartışması: Bakanlık ve belediye karşı karşıya
Kartalkaya’daki yangının ardından yangın güvenliği denetimlerinin kimin sorumluluğunda olduğu tartışma konusu oldu. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, yangın yeterlilik belgelerinin belediyeye bağlı itfaiye tarafından verilmesi gerektiğini ve bugüne kadar kendilerine olumsuz bir bildirim yapılmadığını söylemişti. Bakan Ersoy’a göre, otelin yangın yeterlilik belgesi mevcuttu ve düzenli kontrollerin itfaiye tarafından yapılması gerekiyordu.
Ancak Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, bu açıklamaya sert tepki göstermişti:
"Ersoy, kameraların önünde açık seçik yalan söyleyerek Bolu İtfaiye Müdürlüğü’nü suçlama cüretinde bulundu. Sayın Bakan ne dedi? ‘2021 ve 2024 yılında bu oteli denetledik.’ Bu denetleme bakanlığa ait. Sayın Bakan bu olayın bizatihi sorumlusudur. Ve sorumluluğu atmak için alçak bir şekilde belediyemizi suçlama cüretine girmiştir. Burası Bolu Belediyesi sınırları içinde değil, burada yetkili olan Turizm Bakanlığıdır.”
İtfaiye denetimi yapılmış, eksikler tespit edilmiş
Öte yandan Bolu Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü’nün Aralık 2024’te sahiplerinin başvurusu ile Grand Kartal Otel’de yangın güvenliği denetimi yaptığı ortaya çıktı. İtfaiye, otelin yangın güvenliği açısından mevzuata uygun olmadığını belirten bir belge düzenledi ve uygunluk raporu vermedi.
12 Aralık 2024’te Bolu Belediyesi’nden denetim talep eden otelde 16 Aralık 2024’te yapılan incelemede tahliye çıkışları, ışıklı yönlendirme levhaları, acil aydınlatma, elektrik tesisatı uygunluğu, söndürme gereçleri talimatları, algılama sistemleri ve yangın alarmı, paratoner ve duman kontrolü gibi hayati unsurlarda ciddi eksiklikler tespit edildi.
İtfaiye raporuna göre, 19 başlıktan yalnızca 8’i uygundu. Eksiklerin giderilmesi gerektiği belirtildi. Ancak, otel yönetimi 24 Aralık’ta belediyeye başvurarak raporun iptal edilmesini talep etti ve süreci sonlandırdı.
Şimdiye kadar olayla ilgili tutuklanan 19 kişiden Bolu Belediye Başkan Yardımcısı Sedat Gülener ve İtfaiye Müdür Vekili Kenan Coşkun’un da ifadeleri ortaya çıktı.
Başkan Yardımcısı Sedat Gülener, otele ilişkin itfaiyenin yazışmalarından konu kendisine gelene kadar haberi olmadığını, geri çekilme dilekçesi dikkatini çektiği için itfaiye müdürüne sorduğunu söyledi. İtfaiye müdürünün kendisine otelin itfaiye raporu için başvurduğunu, ikinci dilekçeyle de başvurularını çektiklerini söylediğini belirten Gülener, “‘Yapmamız gereken nedir? dedim. Dilekçeyi iptal edebileceklerini söyledi” dedi.
İtfaiye Müdür Vekili Kenan Coşkun da verdiği ifadede oteldeki eksiklikleri denetime giden amir İrfan Acar’dan öğrendiğini, gereğinin yapılmasını söylediğini belirtti ancak iptal dilekçesi veren işletmelerle ilgili takip yapmadıklarını da ifadesine ekledi.
Otelin muhasebe müdürü Kadir Özdemir ise verdiği ifadede yangın sistemiyle ilgili eksikliklerin giderilmesi için otel müdürlüğüne başvurduğunu, otelin genel müdürü ve aynı zamanda otel sahibinin damadı Emir Aras’tan “masraflı olur” cevabını aldığını iddia etti.
İkaz butonuna basamadım
Otelin genel müdürü Emir Aras, yangın sırasında yangının yoğun olması nedeniyle ikaz butonuna basamadığını, yangın esnasında hiçbir şey yapamadığını söyledi.
Tutuklular arasında bulunan Aras, verdiği ifadede yangın sırasında otelde bulunduğunu ve kızının yanında olduğunu söyledi. Gece telefonu çaldığında “yangın var” dendiğini duyan Aras, “Merdivenlerden indim, dışarı çıktım. İkaz butonlarına basamadım çünkü yangın çok yoğundu. O anda hiçbir şey düşünemedim. Suçlamaları kabul etmiyorum." dedi.
Otel çalışanı Tuni Urhan ise otel müdürü Zeki Yılmaz’ın “kimseyi uyandırmayın” diye talimat verdiğini anlattı. Urhan’a göre, otel müdürü kimseyi uyandırmamalarını ve yangın alarmlarını kapatmalarını söyledi:
“Otel müdürü diyor ki kimseyi uyandırmayın yangın alarmlarını kapatın. Zaten genelde yangın alarmları odalarda müşteriler sigara içtiği için kapalı oluyor. Otelde duman sensörü de yoktu. Otel müdürü Zeki Bey, 'Sadece personelleri uyandırın, yarısı mutfağa gelsin, yarısı otoparka gidip müşteri arabalarını çeksin' dedi.”
Otel sahibi tüm suçu personele ve danışmanlara attı
Bolu 2. Sulh Ceza Hâkimliği ve savcılıktaki ifadelere göre, otel sahibi Halit Ergül, sorumluluğu aşçıbaşına, mutfak personeline, otelin elektrikçisine ve güvenlik görevlilerine yükledi. Mutfaktaki elektrikli aletlerden aşçıbaşını sorumlu tutan Ergül, yangın ikaz butonlarının da otelin elektrikçisinin görevi olduğunu söyledi. Güvenlik görevlilerinin ise otel içinde 24 saat boyunca devriye gezdiğini, herhangi bir yangın durumunda alarmları çalıştırmakla yükümlü olduğunu ifade etti.
Ergül, otelin düzenli olarak Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş FQC Global Danışmanlık A.Ş. ile yıllık denetlendiğini, yangın merdivenlerinin mevzuata aykırı olduğuna dair kendilerine herhangi bir uyarı yapılmadığını söyledi. 2007 yılında inşa edilen otelin o dönemde geçerli olan mevzuata uygun yapıldığını öne sürdü.
Ergül ayrıca, yangına karşı tüm önlemlerin alındığını iddia ederek en son denetimin 15 Aralık 2024’te Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yapıldığını belirtti. Yangına karşı bir alarm sisteminin var olduğunu fakat yangın başlangıcında sistemin hasar gördüğü için çalışmadığını, duman dedektörlerinin devreye girdiğini savundu:
“Otelde 2 yılda bir, sezon açılışından önce yangın tatbikatı yapılır. Tatbikatlara bütün personel katılır. Otelde yangın halinde her odada kişilerin kaçacağı yeri gösteren kaçış planları vardır. Bu kaçış planları doğrultusunda ışıklı yol gösteren tabelalarımız da mevcuttur.”
Halit Ergül’ün sahip olduğu oteller Gazelle Resort ve Spa Otel için de kapatma kararı verildi.
Zira, Bolu Cumhuriyet Başsavcılığı, aynı ihmallerin Gazelle Resort ve Spa Otel’de de bulunduğunu tespit etti. Aralarında Otel Genel Müdürü Ahmet Demir’in de bulunduğu 13 kişi gözaltına alındı. Ahmet Demir tutuklandı.
Otelde 36 çocuk hayatını kaybetti
Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu, yangında hayatını kaybeden 78 kişinin kimlik tespitini tamamladı. Haberler, sosyal medya paylaşımları, kurumlar ve okulların yayımladığı taziye mesajlarından derlenen verilere göre, yangında 18 yaş ve altında en az 36 çocuk hayatını kaybetti. Çocukların büyük çoğunluğu ilkokul ve ortaokul çağındaydı.
Yangın güvenliği konusunda yetki tartışmaları da, hukuki süreç de devam ediyor.
Asıl merak konusu ise, her önlenebilir faciadan sonra verilen, “takipçisi olacağız” sözlerinin bu sefer arkasında durulup durulmayacağı.