İsrail ordusu, 18 Mart’ta sabaha karşı iki aylık ateşkese son vererek Gazze’yi yeniden bombaladı. Kuzeydeki Gazze şehri, güneyde Refah ve Han Yunus’a yönelik bombardıman, Gazzelileri sahurda yakaladı. Gazze Sağlık Bakanlığı’na göre aralarında kadın, çocuk ve yaşlıların da olduğu en az 404 kişi hayatını kaybetti. Hayatını kaybedenler arasında Gazze İçişleri Bakan Yardımcısı Mahmud Ebu Vafah da var. 

Görgü tanıklarının anlattıklarına göre, iki aydır görece sakin olan Gazze göklerinde sabaha karşı 20’den fazla İsrail savaş uçağı görüldü. Bu, ateşkes yürürlüğe girdiğinden beri İsrail’in düzenlediği en geniş çaplı hava saldırısı oldu. 

Bununla bitmiyor. İsrail, tıpkı 15 ay süren soykırım boyunca yaptığı gibi, yeni ve geniş çaplı bombardımanların habercisi olarak, Gazzelilere bombalarla birlikte yeni tahliye emirleri yağdırdı. Buna göre İsrail ordusu sivillere, Gazze şeridinin batısındaki Han Yunus’taki sığınaklara gitmesini söyledi. Yine daha önce olduğu gibi, Han Yunus’taki sığınaklar veya oraya giden yollar güvenli mi, bilinmiyor. Bilinen 2,1 milyon nüfuslu Gazze’de nüfusunun neredeyse tamamının savaş boyunca birden fazla kez yerinden edildiğini ve 48 binden fazla kişinin de hayatını kaybettiği.

Peki ne oldu da İsrail, zaten 15 aydan uzun süren savaş boyunca yerle bir edilen, yüzde 70’ten fazla binanın yıkıldığı veya hasar gördüğü, sağlık, su ve temizlik sistemlerinin tamamen çöktüğü; ağır bir yiyecek, ilaç ve sığınak sorunu yaşanan Gazze’ye yeniden hava saldırıları düzenledi? 

Ateşkesin ilk aşaması bitti, ikinci aşamaya geçilemedi

19 Ocak’ta Hamas ve İsrail’in üzerinde uzlaştığı anlaşmaya göre ateşkes, üç aşamadan oluşuyordu. 1 Mart’ta süresi dolan ilk aşamada ateşkes başladı yani saldırılar durdu. Bu arada İsrail Gazze’de kısıtlı Batı Şeria’da daha geniş kapsamlı operasyonlara devam etti. Bu aşamada Hamas’ın 33 rehineyi kademeli olarak serbest bırakması karşılığında İsrail ordusu da Gazze’deki bazı bölgelerden geri çekilmeyi ve Gazzelilerin evlerine dönmesini taahhüt ediyordu. İsrail aynı zamanda 7 Ekim saldırısına karışmamış olan 1000 Filistinli tutukluyu serbest bırakma ve Gazze’ye insani yardım geçişlerine izin verme sözü de vermişti.