4 Ekim Cuma günü üst üste gelen korkunç cinayet (19 yaşındaki Semih Çelik yaşıtı iki kadını katletti) ve taciz (Beyoğlu’nda sokak ortasında iki erkek bir kadına tecavüze kalkıştı) haberleri, güvenlikle ilgili her zamankinden daha fazla soru işaretiyle baş başa kalmamıza sebep oldu. 

Elbette, vatandaş olarak sokakların insan haklarına uygun bir biçimde güvenli kılınmasını hükümetten talep ediyoruz. Toplumsal cinsiyet eşitliğini hayata geçirecek politikaların bir an önce uygulamaya konulmasını istiyoruz. 

Sokakları terk etmeye, eve kapanmaya niyetimiz de yok. Ama yalan da yok, bireysel önlemler almaya her zamankinden daha çok ihtiyaç duyuyoruz. 

Öyle ki yaşananların ardından biber gazı talebinde artış olduğu ve e-ticaret sitelerinde yüzde 300’e yakın zam yapıldığı haberleri dolanıyor. Sosyal medya ise ev yapımı biber gazı tarifleri ya da kadınların güvenliklerini sağlamak için kullanabileceklerine dair önerilerle dolu… 

Peki biber gazı ve benzeri yaygın yöntemler gerçekten etkili mi? Olası bir fiziksel tehdit durumunda kadınlar kendini savunmak için neler yapabilir? Ya da meseleyi henüz şiddetle yüz yüze gelmeden de önlemenin yolu var mı?

Fayn, tüm bu sorulara yanıt bulabilmek için konunun uzmanlarına danıştı; sosyolog ve aynı zamanda fiziksel ve cinsel şiddetle mücadelede Kanadalı feministlerin geliştirdiği bir savunma yöntemi olan Wendo sanatının 2011 yılından beri eğitmeni olan Yıldız Koca ve Kadın Öz Savunma Akademisi adına Esra Sancaklı ile konuştu.

Duygularımıza güvenmek şiddeti henüz gelmeden durdurabilir

Konu hakkında sorularımızı yanıtlayan Yıldız Koca, kendimizi korumak için öğrenmemiz gerekenlerden önce şiddeti zaten henüz gelmeden de durdurabileceğimizin altını çizdi.