891 bini aşan nüfusuyla İstanbul’un en kalabalık ilçesi Esenyurt’un CHP’li Belediye Başkanı Ahmet Özer’in evi, 30 Ekim Çarşamba sabaha karşı, onlarca polis tarafından basıldı. Uzun namlulu silahlarını doğrultan özel harekat polisleri eşliğinde evinde, aracında, makamında aramalar yapıldı. Gözaltına alındı hatta gözaltı görüntüleri medyaya servis edildi.
MHP lideri tarafından PKK lideri Öcalan’ın Meclis’e davet edildiği, umut hakkıyla serbest bırakılmasının bile tartışıldığı bu dönemde, Özer’in gözaltına alınma şekli, Fethullahçı polis ve savcıların tarzını anımsattı. Geçmişte de birçok kişi, davet edilmesi halinde ifadeye gidebilecekken, sabaha karşı gözaltına alınmıştı.
31 Mart 2024 Yerel Seçimlerinde aday olmasında sakınca görülmeyen, seçimleri kazandıktan sonra mazbatası verilen ve aylardır Esenyurt’u yöneten Prof. Dr. Ahmet Özer için harekete geçildi.
Hacettepe Üniversitesi felsefe bölümünden mezun, sosyoloji alanında da eğitim almış, 1980’lerin sonlarında Güneydoğu Anadolu Projesi’nde (GAP) uzman sosyolog olarak çalışan, pek çok üniversitede akademisyen olarak görev yapan, dekanlık gibi idari görevler de üstlenmiş olan ve toplam 38 kitaba imza atmış Prof. Dr. Ahmet Özer, CHP ve DEM Parti'nin kent uzlaşısı kapsamında, CHP'nin Esenyurt adayı olmuştu.
Peki Özer’i ifadeye çağırmak yerine, ‘sabaha karşı gözaltına aldırılmasını’ gerektiren deliller neydi?
Kritik atama: Eski hakim yeni savcı
Delillere geçmeden önce bir kritik atamayı hatırlatmakta fayda var.
Ay başında İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı değiştirildi.
CHP eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “yeni Zekeriya Öz” dediği Adalet Bakan Yardımcısı Akın Gürlek, İstanbul’un yeni başsavcısı yapıldı.