Fayn Haftalık iyi haftalar dilemek istiyor ama içinde bulunduğumuz koşullarda bunun pek de kolay olmadığının farkında. Gelin gündeme geçelim.
Önlenemeyen, önlenmeyen ölümler…
Kartalkaya'da şu ana kadar 78 kişinin hayatını kaybettiği açıklanan yangının ardından yine aynı sorularla karşı karşıyayız. Bu felaketleri önlemek kimin görevi? Biz neden hiçbir sorumlunun istifa ettiğini göremiyoruz? Ölmenin bu kadar kolay olduğu başka ülkeler var mı? Fayn mevzuatlara baktı, uzmanlara sordu, arşivleri taradı ve bu acı sorulara bir kez daha yanıt aradı.
Sandık yok mu sandık?
Ne zamandır sandık kurmuyoruz. Bizim gibi demokrasi aşığı, düzenli sandık tüketicisi, oy vermediği her günü boşa geçirmiş gibi hisseden bir millet için bu seçimsiz, referandumsuz günler sağlıklı değil. Nitekim ortalıkta erken seçim lafları, açıklanacak aday iddiaları uçuşuyor. Peki bir erken seçim ihtimali gerçekten var mı? Daha da önemlisi seçim istemek kazanmak için yeterli mi? Buyrun beraber bakalım.
Bir sopa olarak yargı
“Bir sabah ansızın gelebiliriz” cümlesini milliyetçiliği fazla kaçan vatandaşlarımız ve bunun üzerinden oy devşiren siyasilerimiz pek sever. Ama günün sonunda bir sabah ansızın gelinen yer hiç sekmeksizin muhaliflerin kapısı oluyor. 2007’den beri alışkın olduğumuz operasyonlar silsilesi, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın kendisini eleştirenlere karşı jet hızıyla başlattıkları dahil sürüyor. Fayn adliye muhabiri bu silsilenin geldiği noktayı ve gidebileceği yerleri derledi.
Erdoğan CHP'yi belirsizliğe mahkum etmek istiyor
Bir “normalleşme” meselesi vardı. Belediyelere yapılan zincirleme operasyonlardan anlıyoruz ki iktidar cephesi bu danstan sıkılmış. “Yeter normalleştiğimiz” demiş. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve ona bağlı devlet aygıtları CHP’yi en avantajlı ama aynı zamanda en kırılgan tarafı olan belediyeleri üzerinden kuşatma altına aldı. Erdoğan’ın kurguladığı oyun planı CHP’yi belirsizliğe mahkûm etmek gibi gözüküyor. Fayn Ankara muhabiri anlatıyor.
Dizi sektöründe neler oluyor? Niye oluyor?
Dizi sektörü ile ilgili olayları biliyorsunuz. Peki bu olan biten birden niye olup bitmeye başladı? Sektördeki tekelleşme ile mücadele mi ediliyor yoksa kültürel iktidar kavgasında yeni bir cephe mi açıldı? Biz bilemeyiz. Ama bilme ihtimali olanı bulabiliriz. Öyle de yaptık ve yapımcı Faruk Aksoy ile konuştuk.