İngiliz gazetesi The Guardian geçtiğimiz hafta aşırı-sağ propagandası yaptığı gerekçesiyle X’ten çekilme kararı aldı. Bu ayrılık, daha bağımsız ve adil platformlara geçiş hareketine öncülük ediyor olabilir mi?
Azimli, meraklı ve etrafında olup bitene karşı uyanık bir yetimin kurduğu hayallerle başlayan bu yolculuk, yıkık ve bitap düşmüş ülkeyi parçalanışın kenarından alacak, yıllar süren savaş ve ardından gelen aralıksız devrimlerle yeni ve saygın bir devlete dönüştürecekti.
Bahçeli’nin Öcalan çıkışından beri siyasette sular durulmuyor. Kayyum kararları da tuz biber ekti. Devletten gelen sinyallere dair kafalar karıştı. Olan biteni daha iyi anlayabilmek için son gelişmeleri Prof. Dr. Mesut Yeğen ile konuştuk.
Hani internette “tanışalım, buluşalım, sevgili olalım” siteleri var ya… Okurumuz oralarda tanışıp birkaç kez buluştuğu kişilere “sorun sende değil bende” klişesini söyleyememiş. Sonra da hayalet olmayı tercih etmiş. Ortadan kaybolmak ahlaklı bir hareket mi diye soruyor. Ahlak Bekçisi yanıtlıyor.
Siyaset çok faktörlü bir denklem. Bir seçim çevresi var, Kürtlerin oyu yarışın sonucunu belirler. Öte yanda bir başka seçim çevresi var, milliyetçi – muhafazakar. Ankara muhabiri, CHP’de son dönemde açığa çıkan çok başlılığın peşine düştü.
Mansur Yavaş “az laf çok iş” sloganından “hem laf hem iş” pratiğine geçiyor. Cumhurbaşkanı adaylığı konusundaki iddiasız yaklaşımını da kenara bırakıyor. Yakasındaki CHP logosuna rağmen tek başına bir parti gücüne ulaşmasının ardında ne yatıyor? Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Yavaş’ın portresi.
