“Ne yerseniz osunuz.” Bu lafı hepimiz biliriz. Çocuğun yediği helal, giydiği haramdır denir. Giysiye özen, süse, şatafata, şekilciliğe yorulmaya meyillidir. Bir yere kadar haklıdır da bu. Ama can sadece boğazdan gelmiyor. 

Gövdemizi günün 24 saati iyi üretilmemiş petrol türevi sentetik giysilerle sardığımızda da bizi bekleyen tehlikeler var. 

Elbette doğal malzemelerden elde edilen giysiler daha pahalılar. Ama etiket okumayı öğrenerek kumaşlar hakkında fikir sahibi olmak, uzun vadede hem sağlığa hem de bütçeye dost bir alışkanlık edinmek mümkün. 

Etiket okumak neden önemli?

Hem giyenin sağlığı, hem de üretimde gezegene en az zararı veren giysileri “sağlıklı” diye tanımlayabiliriz. Bir kıyafet antibakteriyel ya da antialerjik özellikler taşıyor mu, giydiğimizde cildimiz hava alacak mı, zararlı kimyasallar içeriyor mu gibi soruların cevabı, ürünün sağlıklı olup olmadığına dair ipuçları veriyor.

İşte iç etiketler, giysilerin imal edildiği kumaşa, dolayısıyla da ne kadar sağlıklı bir ürün olup olmadığına dair bilgiler de içeren kimlik kartları. Her şeyi değilse bile çok şeyi söylüyorlar. 

Kumaşları nasıl ayırt etmeli?

Bir kumaşı sağlıklı ya da zararlı yapan temel değişken, üretiminde kullanılan lifin kökeni. Sağlıklı kumaşların en önemli özelliği, pamuk, keten, kenevir gibi bitkisel ya da kaşmir, ipek, angora gibi hayvansal hammaddelerle üretilmeleri. 

Ancak günümüzde bu doğal elyafların kullanım oranı, yüzde 30’un altına düşmüş durumda. Geri kalan sentetik elyaf ve kumaşların ana kaynağı ise, bildiğimiz ham petrol.

Sürdürülebilir moda üzerine çalışan Bilgesu Altunkan Ekim’e göre de, malzeme bilgisi gerekli: 

“Moda endüstrisinde kullanılan tüm elyafların yüzde 62’sinin sentetik malzemeden yapıldığı tahmin ediliyor. Esas olarak polyester, naylon, akrilik, polipropilen ve elastan gibi. Bunları anlamak ve alacağımız kıyafeti okuyabilmek önemli.”

Kumaş türü sağlığımızı nasıl etkiler?

Bazı yiyeceklerin sağlıksız, kanserojen ya da antihijyenik diye kodlanmaları, onlardan hızla soğumamıza sebep olabiliyor. Aslında aynısı giysiler için de geçerli olmalı. 

Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Dermatoloji Bölümü’nden Dr. Ahmet Turan Ünsal, akrilik kumaşların kanserojen olarak bilinen akrilonitril gibi zararlı kimyasallar içerdiğine dikkat çekiyor: