Ülkemizin birçok yerinde soğuk geçen mayıs ayının ardından yaz nihayet geldi. Birçoğumuz aniden gelen yüksek sıcaklıklardan şikayetçi olsak da yaz ayları, günümüzün hızlı yaşam biçiminin ihtiyaçları doğrultusunda oluşturduğumuz yemek sistemi her mevsim her yiyeceğe ulaşabilmemize sebep olsa da, yaz mutfağımızdaki lezzeti yerinde sebze meyve çeşitliliğinin attığı ve yine birçoğumuzun gelmesini dört gözle beklediği mevsimlerden. 

Yazın en büyük habercisi olan sebzeleri arasında, her ne kadar en lezzetli zamanı için ağustos ayını beklememiz gerekse de, patlıcan yer alıyor. 

Sebze dedim ama patlıcanın sebze değil de meyve olduğu bilgisi gibi hakkında bilmediğimiz daha birçok yönü var.

Peki, Türkiye’de bugün sıklıkla tükettiğimiz, birçok yemeğini yaptığımız patlıcanı ne kadar tanıyor, ne kadar biliyoruz dersiniz?

Sebze değil meyve!

Önce patlıcan derken neden bahsettiğimizi bir açıklığa kavuşturalım. 

Patlıcan ılıman ve tropikal iklimlerde yetişebilen aralarında patates, biber, domatesin de olduğu Solanaceae, halk arasında bilinen (aslında pek de bilinmeyen) adıyla itüzümü familyasından gelen, aynı botanik aileden geldiği domates ve biber gibi bir meyve