Türkiye’de alkol tüketimi sadece bireysel bir tercih değil, aynı zamanda ekonomik ve politik bir mücadele alanına dönüştü. Uzmanlara göre son yıllarda art arda gelen vergi zamları, yurttaşları yasa dışı ve sağlıksız ürünlere yöneltiyor, bu da ölümlere kapı aralıyor.
Türkiye’de 2025 yılının ilk iki ayında sahte içki nedeniyle en az 152 vatandaş hayatını kaybetti. Ankara’da hayatını kaybedenlerin sayısı 81’e ulaştı.
Fayn’ın edindiği bilgilere göre, sahte içki kaynaklı ölümlerin arttığı 2025 yılının ilk üç ayında, Şubat ayının başlarında medyada bu konuda pek çok haber yer alırken kamuoyunu bilgilendirme pratiği bir anda kesintiye uğradı. Hem Ankara hem İstanbul’da valilikler ilk günlerde hayatını kaybeden yurttaşların sayısını ve yapılan gözaltıları gün gün açıklarken, bu bildirimler kısa süre içinde tamamen durduruldu. Savcılık ve emniyet kaynakları ise sessiz kaldı. İddialara göre, sessizliğin nedeni ise İçişleri Bakanlığı’ndan gelen “susun” talimatı.
Parasını ödediğimiz ürüne bile güvenemiyoruz
Sahte içki ölümleri çoğu zaman birkaç satırlık bir haberle geçiştiriliyor. Oysa geride kalanlar için bu ölümler, sadece bir istatistik değil; kapanmamış bir yas, geçmeyen bir öfke.
Ebru Kendirci, evde kendi içkisini üreten annesi Fügen Çeşmecioğlu’nun ölümüne yol açan alkolü, sahte olduğunu bilmeden, sekiz yıldır alışveriş yaptığı güvenilir bir adresten temin ettiğini söylüyor. Bu durum, sahte alkolün sadece merdiven altı üretimle sınırlı olmadığını gözler önüne seriyor:
“Annem kendi hazırladığı cin tonik karışımını doğum günü kutlamasına getirdi. Her zaman içtiği kadar bile içememiş. Geceyi güzel geçirmişler, kahveler içilmiş, muhabbet edilmiş. Sabah her şey normaldi ama akşam saatlerinde babama 'Ben çok kötüyüm, 112'yi arar mısın' demiş. 15 dakika içinde bilincini kaybetmiş, ambulans geldiğinde kalbi durmuştu.”
Annesinin üç kez kalbi durmuş, yoğun bakıma alınmış, ancak ikinci gecenin sonunda annesi hayatını kaybetmiş.
