Türkiye'de internet özgürlüğü, belirli bağlantı ölçütlerindeki küçük bir artışa rağmen kırılganlığını koruyor. ABD merkezli düşünce kuruluşu olan Freedom House’un Freedom on the Net (İnternette Özgürlük) 2024 raporu, Türkiye'nin "Özgür değil" konumunu teyit ederek, iktidarın dijital alan üzerindeki hakimiyetinin ne kadar derinleştiğinin altını çiziyor.
Mobil bağlantı hızı kısmen iyileşmiş olsa da, bilgiye özgürce erişme ve kendini çevrimiçi olarak ifade etme becerisi birçok kişi için hiç bu kadar kısıtlanmamıştı.
Türkiye'nin internet yönetimi gözetime, sansüre ve eleştirel seslerin sistematik olarak bastırılmasına fazlasıyla aşina. Raporun en endişe verici bulgularından biri, iktidarın hem çevrimiçi söylemi suç sayan hem de sansürü artıran yasalarla ortaya koyduğu ve giderek artan otoriter tutumu.
Ülkede mobil internet hızlarının ve genişbant erişiminin artması gibi altyapısal gelişmeler kaydedilmiş olsa da, asıl mesele bu altyapının devlet tarafından nasıl kontrol edildiği ve araçsallaştırıldığı.
Bağımsız yayın organlarına sistematik sansürler
Türkiye'nin dijital politikalarının sert ve baskıcı yapısını anlamak hayati önem taşıyor.
İktidar, Haziran 2023 ile Mayıs 2024 arasında 17 VPN hizmetini mahkeme kararı olmaksızın engelledi, çok sayıda içerik kaldırma kararı uyguladı. Kürt siyasetçilere sosyal medya paylaşımları nedeniyle hapis cezaları verdi. Kürt siyasetçiler, aralarında sosyal medya paylaşımlarının da bulunduğu çeşitli gerekçelerle hapis cezalarına çarptırıldı. Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) eski eş başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ, 42 yıla varan hapis cezalarına çarptırılan ve susturulmaya çalışılan önemli figürlerden sadece ikisi.