Ertuğrul Kürkcü’nün, Doğu Perinçek’in yüzüne karşı “Sen görürsün Dev-Genç nasıl patlar beyninde!” diye haykırması, 12 Mart öncesi ve sonrası oluşan siyasi iklimin ironik bir yansımasıydı. Geride kimsenin yüzünde patlayacak bir sosyalist sol bırakmayan 12 Mart’ın kısa bir hafızası…
Gazeteci Charles Duhigg, “Supercommunicators” adlı kitabında, yaygın sorunlardan birinin, çiftlerin konuşmanın aslında ne hakkında olduğunda anlaşamaması olduğunu yazıyor.
Berkun Oya imzalı Netflix orijinal yapımı Kuvvetli Bir Alkış iddialı bir iş olduğu için beğenmek de beğenmemek de kolay. İzleyenleri ikiye bölmeyi başarması da bu yüzden. Biz de izledik ve yazdık.
Kimse DEM Parti’nin ne söylediğine itibar etmiyor. Herkes niyet okuyor. İktidara göre örtülü bir ittifakın parçası, muhalefete göre iktidarla flört ediyor. Partinin kendi derdi ise oy oranlarındaki düşüş grafiğine son vermek, hüsrana uğrayan seçmeninin güvenini geri kazanmak.
Bazı mavi yakalıların üniversite mezunu hizmet sektörü çalışanlarından daha çok kazanmasının birden fazla sebebi var. Asıl mesele ise, “işçilerin” sisteme tepkilerini kendileri gibi emeğini kiralayan arkadaşlarına yansıtmaları gibi…
Kırmızı hem Eros’a hem Thanathos’a yakın fıkır fıkır bir yaşam doluluk, dinamizm demek. Kırmızı rujun olduğu yerde, statüko tehlike altındadır. Bir şeyler değişmeli, Romeo ölmelidir.
