2015'te Robert Kolej’den, 2020'de Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu. Şu anda aynı üniversitede Kamu Hukuku doktorası yapıyor ve araştırma görevlisi olarak çalışıyor.
Dünyanın gidişatı için 2025’te umutlanmak isteyenler için formül basit: Trump’ın sesini kısın, bugüne kadar dinlemeye alışık olmadıklarınızın sesini açın, daha az Taylor Swift, daha çok K-pop dinleyin.
Trump’ın otokratik hamlelerini Amerikan kurumları durdurabilir ama dünyada estirdiği rüzgarın sonuçları yıkıcı olacak. Seçilmesi, ABD’nin demokrasi üzerindeki iki yüzlü tekelinin sonunu getirecek, bu dünya demokratları için önemli bir fırsat. “Batı’ya rağmen” demokrasi demenin belki de tam zamanı.
Beyaz kadınların öfkesi, Harris’in seçimleri kazanmasına yetecek mi? Filistin’e duyarlı ABD’li seçmen sandığa gidecek mi? Siyah erkekler tahmin edildiği gibi Trump’a oy verecek mi? Seçim sonucu henüz muğlak ama kesin olan neredeyse bütün kritik eyaletlerde kıran kırana bir oy sayımının yaşanacağı.
Kamala Harris, başkanlık münazarasında göçmenlerin kedi yediğini iddia eden Trump’ı yalnızca sözleriyle değil, mimikleriye de dövdü. Harris’in bu galibiyetinin arkasında bir de Kırklareli gelini var. Taylor Swift, Harris’e desteğini açıklasa da seçim hala başa baş.
Demokrat Parti’nin başkan adayı Kamala Harris, Z kuşağına damgasını vuran bir pop albümünü neden kampanyasının ana teması yaptı? Bu seçim zaferine ve babasının ona kızgınlığını gidermeye yeter mi?
Trump’a yönelik suikast girişimi ile birlikte iyice ortaya çıkan bir gerçek var: Artık iki farklı Amerika var. Bu iki Amerika, el ele verip güvene dayalı bir sistemi paramparça etmeye yemin etmiş durumda.
